Normalleşme ve Tedbirsizlik Etkileri
31 Mayıs’ta normalleşme ile ilgili ilk analizimi yapmıştım. Buradaki tespitlerime bakarsak;
– Mevcut tedbirlerin devam etmesi halinde 150,000-160,000 aralığında bir vak’a sayısı bekleniyordu.
– Yeni şartlarla yapılan hesaplamada 170,000-180,000 aralığında bir vak’a sayısı beklenebilir.
– Neticede 20,000 civarında bir ilave vak’a olacağını söyleyebiliriz.
– Günlük 100 vak’a altına 17 Haziran’da düşeceğimizi ön görmüştük. Ancak şu an 29 Haziran olarak gözüküyor. Yâni 2 haftaya yakın bir ötelenme mevzu bahis.
Bundan tam 2 hafta sonra 14 Haziran’da ise “Tedbirsizliğin Bedeli” başlığıyla bayram sonrasında resmî olarak tedbirlerde ilâve bir gevşeme olmamasına rağmen toplum olarak kapıldığımız rehâvetin etkisini sizlerle paylaşmıştım. Bu aşamadaki tespitlerim;
– Bayram sonrası 8-10 günden sonra yeni bir artış başladı. Bugün o artışın zirvesindeyiz gibi gözüküyor. Ancak veri çok kısıtlı 2-3 gün sonra daha gerçekçi tahminde bulunabilirim.
– Bu hâli ile bayram sonrası etkinin bize maliyeti 13,000 yeni vak’a gözüküyor.
– Ancak ilk normalleşme ile bu durumun farkı, kayıplarda daha yüksek olarak yansıması olabilir.
– Tüm bunlar bir kenara önümüzdeki hafta sonuna doğru esas 2. normalleşme döneminin etkilerini de göreceğiz.
– Şu an 200,000 vak’a altında kalmak mevcut şartlarda başarılı bir sonuç olacaktır. Kayıplar da ise 5,000 kaybın altında kalmayı ümit ediyorum.
Yukarıda da belirttiğim gibi 17-18 Haziran gibi ikinci normalleşmenin de etkilerini görmeye başladık. Mevcut tedbirlerin devam etmesi hâlinde şu an günlük vak’a sayılarımız 50’nin altına düşmüş olacaktı. Kayıp sayılarımız ise 3 civarına kadar düşmüş olmalıydı. Ancak dalga üstüne dalga binerek bugün hâlen 1,000’in üzerinde vak’a ve 20’nin hemen altında kayıplardan bahsediyoruz maalesef.
İkinci normalleşmenin etkilerini özetlersek;
– 30 Haziran’da üst üste binmiş 4 dalganın sonuncusu için zirve nokta olacak.
– Mevcut vak’a sayılarının dağılımını incelersek;
+ Tedbirli dönem: %4
+ 1. Normalleşme: %7
+ Bayram sonrası: %37
+ 2. Normalleşme: %52
– 2. normalleşmenin toplam vak’a sayısına etkisinin 18 bin civarında olacağını hesaplıyorum.
– Bu da 200 bin olan son tahminimizin 220 bine yakın olarak gerçekleşeceği anlamına geliyor.
– Kayıplardaki durumumuz ise yoğun bakımda yatan hastalarımızın durumuna bağlı. Ancak bu sayı şu an ciddi boyutta. Burada tek sevindirici durum Nisan-Mayıs döneminde yoğun bakımdaki hastalarımızın solunum desteği alan kısmı %60’lara kadar çıkarken, şu an bu oran %35’ler civarında seyrediyor. Umarım 5,200’ü geçmeyiz.
Normalleşme sürecinin bazı Avrupa ülkelerindeki etkilerine özetle bakarsak:
Ülke | Normalleşme Öncesi En Düşük Vak’a | Normalleşme Sonrası En Yüksek Vak’a | Sıçrama (%) |
---|---|---|---|
İtalya | 2.70 | 5.72 | 112 |
Fransa | 1.76 | 12.42 | 605 |
Almanya | 1.82 | 13.39 | 636 |
Belçika | 6.04 | 13.29 | 120 |
Hollanda | 5.02 | 13.95 | 178 |
İspanya | 3.57 | 12.51 | 250 |
Türkiye | 9.32 | 18.88 | 103 |
Bu açıdan baktığımızda normalleşmenin etkisi emsal ülkelere göre ülkemizde çok da yüksek olmamış gözüküyor. Ancak burada dikkat çeken husus normalleşme sürecine geç girseniz de aslında vak’a sayılarınız belli bir seviyeye kadar yine de geliyor. Yâni normalleşmenin erken ya da geç olmasının sonuca etkisi düşük.
Netice itibariyle normalleşme döneminde kamusal tedbirlerin kişisel tedbirlere dönüşmesi ile toplum olarak iyi bir imtihan vermedik. Her şeyi devletten bekleme hastalığımız bizi bu sefer gerçekten hasta etti.
İki ayı aşkın süre uygulanan tedbirler bazılarımız tarafından gevşek, bazılarımız tarafından katı, bazılarımız tarafından anlamsız (özellikler 65 yaş üstü tedbiri), geç başladı, erken bitti, kısa sürdü, uzun sürdü vs bulundu. Ancak tüm bu eleştirilere rağmen rakamların bize söylediği salgının ülkemize emsal diğer bir çok devlete göre çok daha az kayıpla ve çok daha kısa sürede biteceğini gösteriyordu. Tüm hesaplamalar 17-24 Haziran’da günlük 100 vak’a ve 5 kaybın altına düşeceğimizi ve en nihayetinde 160,000 vak’a ve 4,700 kayıp ile salgının biteceğini gösterirken kamusal tedbirlerden kişisel tedbirlere geçişte bizim toplumsal başarısızlığımız bugün 220,000 vak’a ve 5,200 kayıp kapısına dayanmamıza sebep oldu.
Günlük 100 vak’a ve 5 kaybın ise şu an Ağustos’un ikinci haftasına yâni 2 aya yakın ötelendiğini hesaplıyorum. +60,000 vak’a ve +500 kayıp artık bize ders olmalı. Hepimiz üzerimize düşeni yapmalıyız.
Göstereceğimiz en ufak hassasiyet, dikkat, özen; belki de bir canımızın kurtuluşuna vesile olacaktır.
Bu bilinçle hareket etmeliyiz. Yoksa yeniden devletin tedbirleri sıkılaştırmak durumunda kalmasını ben şahsen kendime yediremiyorum, ya siz?
“Normalleşme ve Tedbirsizlik Etkileri” için 10 görüş
Yorumlar kapalı.