Bir Normalleşme Hikâyesi: Avrupa Birliği!..
İnanın çok uyardık… Kendi kendilerini hasta edecekler dedik (Türkiye Avrupa Birliği’ni Hasta Mı Edecek?), hasta adam: Avrupa Birliği dedik (Hasta Adam: Avrupa Birliği!..), seyahat kısıtlaması getirelim dedik (Avrupa Birliği Alarm Veriyor! Seyahat Kısıtlaması Gelmeli Mi?), sil baştan dedik (AB: Sil Baştan!..) ama ne bizi yönetenlere ne de AB’yi yönetenlere duyuramadık…
Şaka bir yana biz kimiz ki dinlesinler! Ancak görünen köy de kılavuz istemiyor işte… En nihâyetinde şu an içinde bulundukları durum içler acısı!..
Takip edenler bilir, Haziran ayında AB’nin kendi içinde seyahat sınırlamasını kaldırması ve Türkiye için ise uyarıyı kaldırmaması üzerine o tarihten bu yana sıkı bir takiple dönem dönem AB’deki genel gidişâtı Türkiye ile mukayese etmiştik. Gelinen nokta ise AB için kâbusun yeniden başlaması oldu. Nereden çıktı bu kâbus benzetmesi değil mi? Biraz açalım o zaman…
Değerlendirme yaptığımız ilk 40 günde tedrîcî olarak AB genelinde vak’a sayılarının 2 katından fazla bir artış gözlemlemiştik. Bu süreçte vak’a sayıları yüksek ve düşük olarak sınıflandırdığımız 2 grupta ise düşük grubun bu artışı 3 kat ile sırtladığı hâli hazırda yüksek olan grubun ise artıştaki payının %25 (çeyrek) seviyesinde kaldığını görmüştük.
Bu verileri güncel 30 güne ait verilerle bir araya koyarak başlayalım.
Ülke | 28 Haziran – 7 Temmuz | 8 – 17 Temmuz | 18 – 27 Temmuz | 28 Temmuz – 6 Ağustos | 7 – 16 Ağustos | 17 – 26 Ağustos | 27 Ağustos – 5 Eylül |
---|---|---|---|---|---|---|---|
AB Ülkeleri | 8.6 | 9.4 | 14.7 | 20.4 | 31.4 | 35.4 | 43.8 |
Türkiye | 14.3 | 11.7 | 10.9 | 12.1 | 14.3 | 15.6 | 18.6 |
AB için gerçekten kâbus değil mi? 70 gün sonunda 5 kattan fazla bir ve sürekli bir artış. Türkiye’de ise %30’luk bir düşüş sonrası %80’e yakın bir artış. Başlangıçta AB’nin 2 katına yakın vak’aya sahip Türkiye’nin şu an yarıdan az vak’aya sahip olması dikkat çekicidir.
Burada ulaşılan 43.8’in bizim için mânâsını daha iyi kavrayabilmek adına belirtmek isterim ki; Türkiye nüfusuna göre bu değer günlük 3,700 mertebesinde bir vak’aya tekâbül etmektedir.
Peki 2 ayrı gruba ayırdığımız AB’nin bu gruplarındaki durumu nedir? Bir kontrol edelim isterseniz…
Ülke | 28 Haziran – 7 Temmuz | 8 – 17 Temmuz | 18 – 27 Temmuz | 28 Temmuz – 6 Ağustos | 7 – 16 Ağustos | 17 – 26 Ağustos | 27 Ağustos – 5 Eylül |
---|---|---|---|---|---|---|---|
AB Düşük | 5.5 | 6.5 | 11.8 | 18.0 | 30.6 | 35.2 | 43.9 |
AB Yüksek | 28.0 | 27.8 | 32.7 | 35.0 | 36.3 | 36.7 | 43.7 |
Türkiye | 14.3 | 11.7 | 10.9 | 12.1 | 14.3 | 15.6 | 18.6 |
Çok ilginç değil mi? Kendi içlerinde seyahât serbestliği kararı ile birlikte Türkiye’ye seyahât uyarısını kaldırmama kararı aldıklarında bu 2 grup arasında 5 kattan fazla fark vardı. O günlerde, 8 Temmuz’da “bırakınız kendi kendilerini hasta etsinler” demiştik. Sonuç?..
Bazı AB ülkeleri ile Türkiye’nin salgın serüvenine hızlıca bir bakış atarsak aslında gelinen noktayı daha iyi anlayacağız.
Burada dikkatimizi çeken Fransa, İspanya ve Hollanda’nın salgının ilk dönemi seviyelerine geldiği ve hatta geçmek üzere olduğudur. İtalya, Almanya, Avusturya, Belçika, Portekiz ve İrlanda’nın ise ikinci bir artış dönemine girdiğini ancak ilk dönemin gerisinde kaldığını görüyoruz. Geleceği noktayı ilerleyen günlerde hep berâber takip edeceğiz.
Tüm bu ülkelerdeki tek istisna İsveç! Salgın AB genelinde sönümlenirken ciddi bir artış döneminde olan İsveç’in artık salgında düşüşe geçtiğini belirtmekte fayda var.
Aynı dönemde Türkiye’nin durumuna da bakarsak mukayeseyi daha doğru yapabiliriz.
Bu grafiğe bakınca salgının başından beri ülkemizi mukayese ettiğimiz Almanya ile benzer izler taşıdığını görüyoruz. Eğer bu benzerlik devam ederse yakın bir dönemde tekrar düşüş eğiliminin başlayacağını söyleyebiliriz. Ancak bu eğilim ilk dönemdeki kadar hızlı olmayacak gibi gözüküyor.
Son olarak AB bölgesinde vak’a sayılarının Türkiye’den düşük ve yüksek olduğu ülkelerin 70 günlük dönemde toplam nüfuslarının değişimine bakarak değerlendirmemizi tamamlayalım.
Ortalama vak’a sayısı Türkiye’den yüksek olan nüfus Haziran ayı sonunda 62 milyon mertebesindeyken Ağustos sonunda bu sayı 355 milyona kadar çıkmıştır. Güncel durum ise 288 milyon civarındadır. Kısacası Türkiye’nin 3 katından fazla bir nüfus daha ciddi bir salgın şiddeti ile yaşamaktadır.
AB üzerinde 4 farklı analizdeki tüm sloganlarımızda haklı çıkmış olmak maalesef hiç de sevindirici olmadı. Ama bu son gerçekten bağıra bağıra geldi. Kendi kendilerini hasta ettiler…
AB için salgınla mücadele sil baştan…
“Bir Normalleşme Hikâyesi: Avrupa Birliği!..” için bir görüş
Yorumlar kapalı.